Skip links

Fonksiyonel Beslenme

Sağlıklı Yaşam Merkezi

Fonksiyonel Beslenme

Fonksiyonel tıp, hastalıkların arka planındaki fonksiyonel bozuklukları ortaya çıkarmaya ve tedavi etmeye çalışır. Kişiye bütüncül bir bakış açısıyla yaklaşıp, beslenme planları sunan bir tıp yaklaşımıdır. Organ ya da tek bir sistem ile sınırlı kalmadan bütün vücut fonksiyonlarını ve etkileşimlerini bir arada değerlendiren bütünsel bir yaklaşımdır.

Fonksiyonel Tıp, temel olarak kronik inflamatuar hastalıklar ile ilgilenir.

– Otoimmün hastalıklar;  Sedef, Multipl Skleroz, Romatoid Artrit, Haşimoto Tiroiditi, Polikistikover, Tip 1 Diyabet vb. Hastalıklar

– Bağırsak hastalıkları; İrritabl Bağırsak Sendromu, Ülseratif Kolit, Chron, Sibo, Gastrit, Reflü, Candida, Kronik kabızlık

– Metabolizma hastalıkları; İnsülin Direnci, Tip 2 Diyabet , Kronik Yorgunluk Sendromu, Fibromiyalji, Kemik erimesi (Osteoporoz),

– Depresyon

– Otizm (2-4 yaş arası tespit edildi ise)

– Alzheimer ( erken dönem)  ve Parkinson

– Akne, Egzama, dermatit türleri.

Otoimmün hastalıklar, bağışıklık sisteminin yanlışlıkla vücudun normal dokularına saldırdığı bir durumdur. Bağışıklık sistemi normalde bakteri ve virüs gibi mikroplara karşı koruma sağlar. Bu yabancı işgalcileri algıladığında hemen savunma hücrelerini devreye sokar. ‌Otoimmün bir hastalıkta ise bağışıklık sistemi vücudun eklemler, cilt gibi çeşitli doku ve organlarını yabancı olarak algılar. Örneğin ‌otoimmün bir hastalık olan tip 1 diyabet pankreas hücrelerine, ‌romatoid artrit eklemlere saldırır.

– Unlu şekerli gıdaların aşırı tüketilmesi. Bu beslenme tarzı metabolik sendrom yaparak kronik iltihaba zemin hazırlarlar.

– Omega-3/omega-6 dengesi 1/3 Olan dengenin bozulması 1/30 lara çıkması. Çünkü omega-6’nın fazlası inflamasyona yol açar. (Ayçiçeği, mısır, margarin gibi yağlar)

– Buna karşılık omega 3 ise antienflamatuar yağlardır.

– Bağırsak floralarının bozulması ve faydalı mikropların azalması. Geleneksel beslenmeden kopuş ve doğal fermente ürünlerin artık evlerde yapılmaması

– Kronik hastalıklarda; eliminasyon diyeti tedaviyi destekler.
– Başta otoimmün hastalıklar olmak üzere çoğu kronik hastalığın mekanizması bağışıklık sistemi üzerinden açıklanabilir. Bu nedenle bu hastalıkların semptomlarının tedavi edilmesinin yanı sıra; bağışıklık sisteminin de iyileştirilmesi hastalığın tamamen kontrol altına alınabilmesi için önemlidir.
– Eliminasyon diyeti; bağışıklık sisteminin doğru çalışma ritmini destekler. Doğru bir bağışıklık ritmi geliştirdiğimizde kronik hastalıkların tedavisi de kolaylaşacaktır. Tarımla hayatımıza dahil olan tahıllar, kurubaklagiller, süt ürünleri (evcilleştirme ile) ve yüksek şekere vücudumuz henüz adapte olabilmiş değil.
– Yerleşik yaşama geçmeden önce atalarımızın beslenmesinde bu besin gruplarının hiç bulunmadığı biliniyor. Bu nedenle de bu besin gruplarını tanımlayamayan vücudumuz bir bağışıklık reaksiyonu gösteriyor. Eliminasyon diyeti süresince bağışıklık sistemi üzerinden bu uyaranları kaldırmak, kronik hastalıklarda tedavinin daha hızlı ve kolay olmasına yardımcı oluyor.
– Kronik hastalıklarda en az 3 haftalık bir eliminasyon diyeti uygulanmalı ve kişinin beslenmesinde bağışıklık uyaranları tespit edilmeli, gerekli durumlarda bu uyaranlar kişinin beslenmesinden uzaklaştırılmalı. Bu beslenme tedavisi fonksiyonel tıp diyetisyenleri eşliğinde kolay ve medikal tedaviye destek bir sürece dönüştürülebilir.